Putin’in ilan ettiği Paskalya ateşkesi süresi dolarken, bölgedeki gerginlik tırmanışa geçti. Paskalya döneminde geçici olarak durdurulan çatışmalar, tarafların birbirlerine yönelik saldırıları yeniden artırmasıyla sona erdi. Ukrayna ve Rusya arasındaki çatışmaların artması, her iki taraf için de büyük kayıplara yol açarken, bölgesel istikrar için de ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Paskalya ateşkesi, Rusya'nın Ukrayna'daki askerî faaliyetlerini azaltma ve insani yardımların ulaşmasını sağlama amacı taşırken, bir yandan da bir araya gelen uluslararası toplumların baskısını gidermeye yönelik bir adım olarak değerlendirilmişti. Ancak geçen günlerde bu ateşkesin sona ermesiyle birlikte, bölgedeki durumun yeniden kritik bir aşamaya geldiği görüldü. Ukrayna, saldırıların yoğunlaştığını bildirirken, Rusya da karşı saldırılar başlattı. Savaşın başından bu yana süregelen çatışmalar, tarafların birbirlerine yönelik saldırgan tutumlarının bir yansıması haline gelmiş durumda. Özellikle Kharkiv ve Donetsk bölgelerinde çıkan çatışmalar, ülkenin doğusundaki insani durumu daha da zorlaştırmakta.
Ateşkesin sona ermesiyle birlikte uluslararası baskı gruplarından ve diğer devletlerden de çeşitli tepkiler gelmeye başladı. Birçok ülke, tarafların yeniden ateşkese dönmesi ve insani şartların iyileştirilmesi çağrısında bulunuyor. Avrupa Birliği, durumu yakından takip ettiklerini ve tarafları barış görüşmelerine davet ettiklerini belirtirken, ABD de Ukrayna’ya yeni askeri yardımların yolda olduğunu duyurdu. Bu gelişmeler, çatışmaların daha geniş bir uluslararası boyuta taşınabileceğinin sinyallerini veriyor.
Ayrıca, sivil halkın yaşadığı mağduriyetler de gündemde. Çatışmaların yoğunlaştığı bölgelerde, insanların acil yardıma ihtiyaç duyduğu belirtilmekte. Kızıl Haç gibi insani yardım kuruluşları, bölgeye yardım götürme konusunda büyük zorluklarla karşılaşırken, bu durumun acil olarak çözülmesi gerektiği vurgulanıyor. Uzmanlar, bölgedeki insani durumun daha da kötüleşmesi durumunda, uluslararası toplumu daha fazla etki alanını paylaşmaya zorlayabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Putin’in Paskalya ateşkesi ve sonrasındaki gelişmeler, bölgedeki karışıklığı daha da derinleştirirken, uluslararası işbirliğinin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Barış sağlama konusunda atılacak adımlar ve tarafların tutumları, önümüzdeki dönemde dünya gündeminin öncelikli maddeleri arasında yer alacak gibi görünüyor. Ukrayna-Rusya krizi, sadece bölgedeki ülkeleri değil, tüm dünyayı etkileyen bir olgu haline gelmiş durumda ve bu durumun nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.