Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) birbirinden özel ve anlamlı anma törenleri düzenleniyor. Ancak 2023 yılı içinde gerçekleştirilen bir anma, hem siyasi hem de toplumsal bağlamda büyük yankı uyandırdı: Sırrı Süreyya Önder’in anması. Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili ve eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Türkiye’nin siyasi tarihine kazandırdıkları ve özgürlük mücadelesindeki rolü nedeniyle unutulmaz bir isim. Meclis’te yapılan bu özel anma da, yalnızca onun hayatını değil, aynı zamanda demokrasiye ve insan haklarına bağlılıklarını simgeliyor.
Sırrı Süreyya Önder, 1964 yılında bir gün dünyaya geldi ve genç yaşta aktif siyasete atılarak Türkiye’deki özgürlük ve eşitlik mücadelesinin öncülerinden biri oldu. 1990’lı yıllardan itibaren Türkiye’nin siyasi arenasında yer alan Önder, HDP’nin kuruluş sürecine katkıda bulunmuş ve yıllardır sürdürdüğü halkların özgürlüğü için mücadeleci kimliğiyle tanınmıştır. Önder, İstanbul Üniversitesi‘nde sinema eğitimi aldıktan sonra, sanatla siyaseti birleştirerek toplumsal sorunları gündeme taşıyan çalışmalara imza atmıştır. Özellikle kimlik politikaları, insan hakları ve sosyal adalet konularında gösterdiği hassasiyet, onu toplumun geniş kesimlerinde tanınan ve sevilen bir figür haline getirmiştir.
Meclis’te gerçekleştirilen anma töreni, sadece Sırrı Süreyya Önder'in hayatını değil, aynı zamanda onun barış, eşitlik ve özgürlük için verdiği mücadelenin anısını yaşatmak adına büyük önem taşıyordu. Törene, HDP milletvekilleri ile birlikte çok sayıda sanatçı, yazar ve aktivist katıldı. Anma töreninde, Önder’in hayatından kesitler sunan kısa filmler gösterildi, onun hayatı ve mücadelesi üzerine konuşmalar yapıldı. Katılımcılar, Önder’in hatırasını yaşatmanın yanı sıra, onun barışçıl ve demokratik yaklaşımlarını da vurguladı. Törende yapılan konuşmalarda, Sırrı Süreyya Önder'in Türkiye’nin siyasi ve toplumsal yapılarına kattığı değerler, özellikle demokrasi ve insan hakları konusundaki duruşu ön plana çıkarıldı.
Bu anma etkinliği, sadece geçmişi yad etmekle kalmadı, aynı zamanda mevcut siyasi duruma da bir ışık tutarak Türkiye’nin demokratikleşme sürecinin ne kadar önemli olduğunu hatırlattı. Sırrı Süreyya Önder’in yaşamı, Türkiye’nin çok sesliliği ve çok kültürlülüğüne bir pencere açarken, bu tür anmaların toplumda nasıl bir birlik ve beraberlik oluşturduğuna dair önemli bir örnek oluşturdu.
Meclis’te düzenlenen bu tür anma etkinlikleri, siyasi kutuplaşmanın arttığı günümüzde, insanları bir araya getirmenin ve ortak değerler etrafında kenetlemenin ne kadar değerli olduğunu da gözler önüne seriyor. Önder’in anması, yalnızca bir kişinin hatırlatılması değil, aynı zamanda geleceğe dair umutların ve mücadelelerin yeniden gündeme getirilmesiydi.
Sırrı Süreyya Önder’in barışçı ve insani duruşu, yalnızca onu sevenlerin değil, geniş bir toplum kesiminin de özlemle anmasına neden oldu. Bu nedenle, Meclis’teki anma töreni, adeta bir nehir gibi toplumsal bir bilinç oluşturdu ve gerçek anlamda bir dayanışmanın simgesi haline geldi. Gelecek nesillerin, Sırrı Süreyya Önder gibi isimlerin mücadelesinden ilham alarak daha adil ve özgür bir toplum için çaba göstermeleri gerektiği vurgulandı. Önder’in bıraktığı miras, sadece bir bireyin öyküsü değil, tüm insanlığın barış, sevgi ve kardeşlik için verdiği mücadelenin sembolü olmaya devam edecektir.
Özet olarak, Türk siyasetinde derin bir iz bırakan Sırrı Süreyya Önder, Meclis’te yapılan bu anlamlı anma ile bir kez daha hatırlanmış oldu. Sırrı Süreyya Önder’in özgürlük mücadelesi, sadece bir siyasi figür olarak değil, toplumun birleşmesine yönelik bir yol gösterici olarak yorumlandı ve anma etkinlikleri, bu tür simgelerin toplum üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi.