ASELSAN CEO'su Haluk Akyol, 2023 yılı için yapılan hedefleri ve projeleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Özellikle savunma sanayisinde kritik öneme sahip olan ve birçok ülkede ilgi gören Çelik Kubbe sistemi, ASELSAN’ın envanteri için büyük bir atılım yapmayı planlıyor. Konuşmasında, Çelik Kubbe bileşenlerinin envantere katılmasıyla ilgili artan hedefleri belirten Akyol, nettin artışların savunma sanayi üzerindeki etkilerine de değindi.
Çelik Kubbe sistemi, modern savaş alanlarında yüksek bir koruma sunan, mobil ve statik tehditlerle başa çıkabilen bir sistem olarak tasarlandı. ASELSAN’ın, teknolojik gelişmeleri sürekli takip ederek envanterine ekleyeceği bu bileşenler, hem etkinlik hem de dayanıklılık açısından benzeri projelere göre oldukça avantajlı durumda. Akyol, bu yıl Çelik Kubbe bileşenlerinden daha fazla sayıda üretim yaparak, Türkiye'nin bu alandaki savunma kabiliyetlerini artırmayı hedefliyoruz. ASELSAN, ulusal güvenliği sağlama amaçlı projelerine hız kazandırmayı ve yerli üretimle bu hedefleri gerçekleştirmeyi önceliklendirecek.
Akyol, ayrıca ASELSAN’ın küresel ölçekteki rekabet gücü üzerinde durarak, uluslararası pazarlarda daha etkin ve görünür olmanın önemini vurguladı. 2023 yılı itibarıyla Çelik Kubbe bileşenleri ile farklı devletlerle iş birliğine gitmeyi ve ihracat potansiyelini geliştirmeyi planlıyor. Akyol, “Savunma sanayi alanında uluslararası iş birlikleri, yatırımlar ve teknolojik transferlerle birlikte bir büyüme stratejisi izliyoruz.” diyerek, ASELSAN’ın global pazardaki hedeflerini net bir şekilde ortaya koydu. ASELSAN, bireysel rüzgâr enerjisi gibi kendi içerisindeki araştırma-geliştirme projeleriyle de bu alandaki konumunu güçlendirmek istiyor.
Sonuç olarak, ASELSAN CEO’su Haluk Akyol’un açıklamaları, kurumun 2023 yılı için belirlediği hedeflerin ne denli önemli olduğunun altını çizerken, aynı zamanda Türk savunma sanayisinin uluslararası rekabette nasıl bir ivme kazanabileceğine ilişkin ipuçları vermektedir. Çelik Kubbe bileşenleriyle daha güçlü bir envanter oluşturma planları, ASELSAN için yeni bir dönem başlangıcının habercisi olurken, Türkiye’nin savunma sanayisindeki bağımsızlık hedeflerini de destekleyecektir. ASELSAN’ın bu konudaki kararlılığı, sektördeki diğer firmalara da örnek teşkil edecektir.